Mal Rejimi Sözleşmeleri
- Alaattin Ferhan
- 5 Ara 2024
- 2 dakikada okunur

Mal rejimi sözleşmeleri, evlilik birliği içinde eşlerin mal varlıklarını nasıl yöneteceklerini ve paylaşacaklarını belirlemelerine imkân tanıyan hukuki düzenlemelerdir. Türk Medeni Kanunu (TMK), bu konuda geniş bir sözleşme serbestisi tanımakla birlikte, bu serbestinin sınırlarını da net bir şekilde belirlemiştir. Bu yazıda, mal rejimi sözleşmelerinde sözleşme serbestisinin kapsamı ve bu serbestiye getirilen yasal sınırlamalar incelenecektir.
Mal Rejimi Sözleşmelerinin Hukuki Dayanağı
Türk Medeni Kanunu’na göre, eşler mal rejimlerini düzenlemek için kanunda öngörülen dört rejimden birini seçebilirler:
Edinilmiş mallara katılma,
Mal ayrılığı,
Paylaşmalı mal ayrılığı,
Mal ortaklığı.
Eşler, evlenmeden önce veya evlilik sırasında yapacakları mal rejimi sözleşmeleriyle bu rejimlerden birini tercih edebilirler. Ancak TMK m. 205’e göre, bu sözleşmelerin geçerli olabilmesi için noterde düzenlenmesi veya onaylanması gerekmektedir.
Sözleşme Serbestisinin Kapsamı ve Sınırları
Türk Medeni Kanunu, eşlere mal rejimi seçiminde serbesti tanımakla birlikte, bu serbestinin bazı sınırlarını şu şekilde düzenlemiştir:
Tipe Bağlılık İlkesi: Eşler, yalnızca kanunda belirtilen mal rejimi türlerinden birini seçebilirler. Tamamen özgün bir mal rejimi oluşturulması mümkün değildir.
Kamu Düzeni ve Kişilik Hakları: Mal rejimi sözleşmesi, eşlerin kişilik haklarını ihlal edemez ve kamu düzenine aykırı olamaz. Örneğin, aile düzenini bozacak veya tarafların ekonomik özgürlüklerini aşırı kısıtlayacak hükümler geçersiz sayılabilir.
Üçüncü Kişilerin Hakları: Mal rejimi düzenlemeleri, eşlerin alacaklılarının haklarını ihlal edecek şekilde yapılandırılamaz (TMK m. 213).
Sözleşme Serbestisi ve Tipe Bağlılık İlkesi
Tipe bağlılık ilkesi, eşlerin yalnızca kanunun izin verdiği mal rejimi türlerini seçme zorunluluğunu ifade eder. Bununla birlikte, seçilen mal rejimi çerçevesinde tarafların belirli düzenlemeler yapması mümkündür. Örneğin, hangi malların kişisel mal sayılacağı veya edinilmiş malların paylaşımı konusunda özel hükümler eklenebilir. Ancak bu düzenlemelerin kanuni çerçeveye uygun olması gerekir.
Mal Rejimi Sözleşmesinin Geçerliliği
Mal rejimi sözleşmesinin geçerli olabilmesi için bazı şartlar vardır:
Noter Onayı: Sözleşmenin noter huzurunda düzenlenmesi veya onaylanması gerekmektedir.
Kanuni Çerçeve: Sözleşme, Türk Medeni Kanunu’nun öngördüğü sınırlar içinde yapılmalıdır. Bu şartlara uyulmaması durumunda, sözleşmenin geçersiz sayılması mümkündür.
Mal Rejimi Sözleşmelerinde Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar
Uygulamada, mal rejimi sözleşmelerine ilişkin pek çok hukuki ihtilaf ortaya çıkmaktadır. Bu ihtilafların çoğu, sözleşmelerin kamu düzenine aykırı hükümler içermesi veya tarafların haklarının ihlal edilmesinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, sözleşmenin hazırlanması sırasında yasal sınırların ve yükümlülüklerin dikkatlice değerlendirilmesi büyük önem taşır.
Türkiye Noterler Birliği’nin 15.10.2019 tarihli genelgesine göre onaylama şeklinde yapılacak işlemlerde “Uygulamada özellikle dışarıda hazırlanarak getirilen mal rejimi sözleşmelerinde, boşanma olduğu takdirde çocukların velayeti, nafaka gibi boşanmanın sonuçlarına bağlı hükümler konulmaktadır. 4721 sayılı TMK’nin 184 üncü maddesinin 5 inci bendi gereğince, boşanma veya ayrılığın fer'î sonuçlarına ilişkin anlaşmalar, hâkim tarafından onaylanmadıkça geçerli olmaz. Bu nedenle boşanma veya ayrılığın feri sonuçlarına ilişkin (velayet, çocuklarla kişisel ilişki, iştirak nafakası, manevi tazminat, maddi tazminat, yoksulluk nafakası) anlaşmalar, mal rejimi sözleşmesiyle düzenlenemez.” Belirmektedir.
Sonuç
Mal rejimi sözleşmeleri, eşlere evlilik birliği içinde mal varlıklarını yönetme konusunda esneklik sağlar. Ancak Türk Medeni Kanunu, bu esnekliği kamu düzenini ve kişilik haklarını koruyacak şekilde sınırlandırmıştır. Eşler, mal rejimi sözleşmelerini yaparken bu sınırları göz önünde bulundurmalı ve sözleşmelerini noter huzurunda düzenlemelidir. Bu şekilde hazırlanan mal rejimi sözleşmeleri, tarafların haklarını korurken hukuki güvenliği sağlamaya katkıda bulunacaktır.
Comments